Dünyanın yüzü olan
bir çok milletten insana, tarihe ev sahipliği yapan İstanbul. Ve bu koca şehre
kocaman gözleriyle bakan onu anlamaya çalışan İstanbul’ un büyüttüğü çocuklar. Bununla
birlikte çocuklara bu şehir ne katıyor, onlardan neler götürüyor. Öncelikle İstanbul
gibi bir şehirde yaşamanın milyonlarca avantajı var onlar adına. Örneğin; iyi
okullarda okuyup daha donanımlı olabilirler, büyük bir metropol olduğundan çeşitli
fuarlara etkinliklere katılma gibi imkanları daha fazladır. Fakat onların en
büyük dezavantajı daha küçük kasaba veya illerde yaşayan yaşıtlarına nazaran en
önemli gereksinimleri olan oyunlardan mahrum büyürler. Hala birkaç ilçede,
sokak kavramı anlamını yitirmemiş olsa da çarpık kentleşme ve oluşan büyük
karmaşadan dolayı çoğu çocuk için hayat ancak ve ancak evlerinin camlarından
ibarettir.
Oyun oynamak
onların hem fiziksel, hem ruhsal sağlıkları açısından hayatidir, oyun
oynayarak, hayallerini yaşatarak büyüyen çocuklar bunun tam aksine göre
büyüyenlere nazaran hayata daha istikrarlı ve başarılı olma olasılığı oldukça
yüksektir. Yaptığımız araştırmalarında ışığında çocuk parklarının oldukça az ve
güvenliğinin çok yetersiz olduğunu görmekteyiz. Neredeyse bir mahalleye bir
park bile düşmemekte, varsa da bile bu yerlerin bakımlarının düzenli
yapılmadığı çoğu zaman evsiz insanlara ev bile olduğunu ve ailelerin bu konuda
oldukça tedirgin olduklarını gördük. Pek çok çocuk bu nedenle en büyük
ihtiyacından uzakta durmakta böylece evlerinde belki de sadece internet ortamında oynadıkları oyunlarla hem
yaşıtlarından uzakta hem de sosyal çevresi oldukça dar büyümekte.
Sonuç olarak olarak gecesi gündüzüyle hızlı
bir yaşam süren İstanbul halkının minik kahramanlarının, sokaklarda olmasa bile
kendi oyun ve yaşam alanlarının olması adına bizler bir şeyler yapmalıyız onlar
adına …
0 yorum:
Yorum Gönder