11 Mart 2012 Pazar

İÇKİLERİN ŞAHI, ASLANIN SÜTÜ

Delikanlı adamın içkisi rakı, aslanın sütü sağılarak elde edilip, ince cam bardaklarda içilir. Ama öyle herkesin eline de yakışmaz rakı bardağı; önce bir duruşu daha sonra da bir nedeni olmalı içenin. Artık sevinçten mi hüzünden mi orası ona kalmış.


Bu giriş kısmen yanlış olsa da öyle herkesin yadırgayacağı kadar da bir yanlışlık içermiyor. Bunun nedeni bir içkinin oluşturduğu kültür ve bu öğelerinin son derece  benimsenmiş olmasından olabilir. Aslında rakının diğer alkollü içkilerden bir farkı yok. Farkı oluşturan ise nasıl tüketildiği. Bu da zaten kültürünün oluşmasındaki en büyük etken.

Rakı içmek için önce oturmak lazım. Daha sonra önünüzde bir masa olmalı. Masanın üzerinde rakınız, tercihen soğuk su, en azından bir mezeniz olmalı.  Tabii ki bunlar herkes için geçerli kurallar değil. Kimisi rakıyı masaya koyar, kimisi alnına ama en azından belli başlı kurallara uyar.

Rakı içmenin adabı ve kültürü 300 yıl öncesine kadar gidiyor. Ancak rakıyı ilk kimin ürettiği kesin olarak kanıtlanamamakla birlikte Osmanlı toprakları içerisinde ilk kez üretildiği tahmin ediliyor. Türklerle özdeşleşmiş rakının Yunanlıların uzo ve İtalyanların sambuca dediği benzerleri mevcut. Ancak bunların hiçbirisi Türklerin rakı ile olan münasebetleri  kadar iyi birer örnek oluşturduğu söylenemez.

Rakı üretimine üzümlerin temizlenmesi ile başlanır. Şıra haline getirilen üzümler pastörize edildikten sonra; maya ile fermante edilir ve alkollü bir sıvı oluşturulur. Alkollü sıvı, kolonlu distilasyonünitesinde damıtılarak suma haline getirilir. Stoklanan suma, bakır imbiklerde anason tohumu ile yeniden damıtılır. Bakır imbiklerde fraksiyonel distilasyon sonunda elde edilen rakının orta kısmının alkolü yüksek dereceli olup göbek adını alır. Bu kısım su eklenerek içilecek alkol derecesine getirilir ve tarifine göre tatlandırılır. Bu aşamalarda havalandırma yapılarak rakının olgunlaşmasına katkıda bulunulur. Rakı şişelenmeden önce en az 1 ay süreyle dinlendirilir.*

Anason tohumunun ilave edilmesinin rakıya Türk içkisi özelliğini kattığı söylenmektedir. Eski dönemlere ait kaynaklarda anasonun nefes almayı kolaylaştıran, ısıtıcı, ağrı kesici ve iyileştirici etkileri olan bir bitki olarak tanımlanması, rakının hem ruhen hem de bedenen iyileştirici etkilerinin bulunduğunu söyleyebiliriz.

Rakının bu iyileştirici etkisinin Osmanlı zamanındaki İstanbul hayatına olan etkisi de oldukça büyük. Özellikle Tanzimat ile birlikte gelen toplumsal değişmelerin etkisinin hissedildiği dönemlerde rakı, meyhanelerde, çilingir sofralarında arkadaşlığı dostluğu pekiştirmesinin yanı sıra, batı tarzında açılan, kadın ile erkeğin buluştuğu yerlerde, onların eğlencesine ortak olmuştur.


Kaynak:

0 yorum:

Yorum Gönder