20 Mayıs 2012 Pazar

Kahvehanelerin Türk Toplumundaki Etkisi


17.yüzyıldan itibaren "cafe shop" ların giderek dönüşmesiyle birlikte kahvehanelerin, kamuoyu duygusunun gelişmesine, demokrasiye ve dolayısıyla "civilianization"a olan katkısını kaynaklarıyla tarif etmiştik. 1


Bu yazımızda da, kendi tesbitlerimizle araştırmamızın kuramsal yönünün psikolojik ve sosyolojik faktörlerine değineceğiz.

Türk toplum yapısının, aslında doğu kültüründen gelen, 2 sosyolojik/psikolojik "hastahanesi" vardır. Bunların biri bütün hiyerarşik yapıların kalktığı, herkesin aynı 'protokol'e sahip olduğu camiiler diğeri ise kahvehanelerdir. Camiiler hal ve hareketlerin aynîliği itibariyle, kahvehaneler ise çoklu diyalog ve sosyalleşme ile toplumdaki statü eşitliğini resmeder.

Kahvehaneler sözkonusu statüyü kaldırıp, "ahâli"nin birbiri ile meşveret etmesini sağlamaktadır. Günlük yaşantısında aile babası, iş sahibi gibi Türk toplum yapısında ciddiyeti gerektiren konumlar sebebiyle belli bir alana sıkıştırılan ruh hali, ortak buluşma mekanları olan kahvehanelerde adeta şişen iltihap gibi boşaltılmaktadır.

Oynanan oyunlar ve oyuna iştirak edenlerin sayısı ise cafelerle olan farkın gösterilmesinde mühim bir noktadır. Bir ritüel/racona sahip olan "grup" oyunları kişilerin daha çok sosyalleşmesine sebep olduğu gibi bir tiryakilik haline de neden olabilir. Netice olarak aşağıda vereceğimiz araştırmada olduğu gibi, günlük yaşantısının stresini burada atan kişiler, "psikolojik rahatlama"nın abartılması neticesinde bağımlı hale gelebilmektedirler.

Olumsuz anket sonuçları olsa dahi, tıpkı ilacın doz uyumsuzluğunda, faydasız olduğu söylenemeyeceği gibi kahvehanelerin de faydası inkar edilemez. Dolayısıyla kurum ve kurumun zaman/şartlar nedeniyle doğurduğu sonuçları ayırmak gerekiyor. Olumsuz sonuçları şöyle anlatmak mümkündür;

"Erkeklerin yüzde 41,3′ü kahvehaneye gittiği için eşiyle,  yüzde 25,9′u ise çocuklarıyla tartışıyor. Erkeklerin yüzde 7,6′sı kahvehane yüzünden eşiyle ayrılık yaşamış. Ankete katılan erkeklerin yüzde 27,8′i ise kendini kahvehanede evden daha huzurlu hissediyor. Yani kahvehaneye giden her dört erkekten biri kahvehanede kendini daha huzurlu hissediyor" 2  

Yüzyıllardır psikolojik tedavi faktörünü yürüten kahvehanelerin, rayından çıkarak, kahvehanedeki çevrenin aile rolüne sahip olması bu gibi kötü sonuçları doğurmaktadır. Tıpkı ailenin “diğer” bireylerinin, “internet sohbet siteleri/odaları” sebebiyle asosyal psikolojiye bürünmesi gibi…

Birbirine zıt gibi görünseler de biri günümüz, diğeri geçmişin vakit geçirilen ortamlarıdır. Her iki alanında sosyal ve asosyal mekanları vardır. Ortaya çıkan yarar ve sorunlar birbirine tahmin edildiğinden çok benzemektedir.


1.Habermas, J. (1989). The structural transformation of the public sphere. Cambridge: Polity Press.
2.
Derya Sarıkır, "Erkeklerde Kahvehane Alışkanlığının Nedenleri ve  Aile Kurumuna Verdiği Zararların İncelenmesi", TUBİTAK, 2009

0 yorum:

Yorum Gönder